✨ Ramazan yazıları, videoları, dersleri, etkinlikleri için Ramazan dosyamızı inceleyin.

Ramazan Dosyası
Fıkıh - Akaidİslam

Nifak Alametleri ve Ondan Korunma Yolları

 NİFAK ALAMETLERİNİ TANIMA VE ONDAN SAKINMA YOLU
 
Müellif: Şeyh Muhammed Eminullah el-Peşaveri (Allah O’nu Korusun)
Eser: Nifak alametlerini tanıma ve ondan sakınma yolu

Sakınılması için onu bilmek vaciptir, o hataya düşmemek için de korkmak lazımdır.  Muhakkak ki Selefi Salih ondan korkarlardı. Allah’a dua ederler, o günaha düşmemek için sürekli Allah’a sığınırlardı.

Hasan dedi ki: Mü’minden başkası ondan korkmaz, münafıktan başkası da kendini ondan emin kılmaz. Bunu Buhari sahihinde zikretti. Yani nifağı.

Ömer (r.a) – ki O cennet ve iman ehlinden olan birisi – ondan korkardı ve Huzeyfe’ (r.a)’ye [1] derdi ki: “Münafıkların isminde benim ismimde var mı?” ve O’da derdi ki: “Hayır, ayrıca ben kimseyi temize çıkarmam”

İbn-i Ebi Melike (r.a) dedi ki: “Nebi (s.a.v) in otuz tane sahabesine yetiştim ve hepsi de kendi nefsi üzerine nifaktan korkuyorlardı”

Adamın birisi derki: “Allah’ım münafıkları helak et! Bunun üzerine Huzeyfe (r.a)’da dedi ki: “O halde yollar yalnız kalacak.”
Yani eğer nifak ehli helak olursa yollarda çok azı hariç kimse kalmayacak ve yollar insanlardan boşalacak.

Peygamberimiz (s.a.v)’de buyurdu ki: “Allah’ım şikak’tan, [2] nifaktan ve kötü ahlaktan sana sığınırım. “
İşte bu da Peygamberimiz (s.a.v)’in ümmetine nifaktan nasıl sığınılacağının bir talimidir.

Adam’ın birisi Hasan (r.a)’a dedi ki: “Bir kavim diyor ki: Biz nifaktan korkmayız. Bunun üzerine Hasan dedi ki: Allah’a yemin olsun ki nifaktan beri olduğumu bilmek yeryüzünün altından kaplı olmasından daha çok hoşuma giderdi” [3]

Adamın birisi Huzeyfe (r.a)’a der ki: “Ben nifaktan korkuyorum. O (r.a)’da der ki: “Eğer münafık olsaydın ondan korkmazdın.” [4] O halde; İmanından korkan, ahirete iman eden, hesap vermekten korkan her Müslüman’ın nifaktan sakınmak için onun alametlerini öğrenmesi gerekir. İnşaAllah kitaptan, sünnetten ve selefin sözlerinden nifak alametlerini size aktaracağım.

Münafıkların en bariz sıfatlarından bazıları:

1-    Allah’ın tarafı yerine mahlukatın tarafını seçmeleri ve kullara olan riayetlerinin Allah’a olan riayetlerinden daha çok olması.

2-    Yalan.

3-    Allah’ı zikretmeyi unutmak.

4-    Yaptıkları amelleri insanlara göstermek için ilk sıraya girerler. Allah buyurdu ki: “Onlar insanlara gösteriş yaparlar”

5-    İnsanlara karşı olan hayaları, Allah’a karşı olan hayalarından daha çoktur.

6-    Bir şeyleri gizlemeleri de aynı şekildedir Allah buyurdu ki: “İnsanlardan gizler de Allah’tan gizlemezler. Halbuki geceleyin, O’nun razı olmadığı sözü düzüp kurarken O, onlarla beraber idi.” [5]

7-    İnsanlardan korkmaları da böyledir. Allah buyurdu ki: “Onların içlerinde size karşı duydukları korku, Allah’a olan korkularından daha şiddetlidir. Böyledir, çünkü onlar anlamayan bir topluluktur. [6]

8-    İnsanların azap ve fitneleri onlara, Allah’ın azap ve fitnesinden daha büyük gelir. Bundan ötürü dini terk ederler ve insanlara yağcılıkta bulunurlar, onların kınamalarından korkarlar. Allah buyurdu ki: “İnsanlardan kimi vardır ki: “Allah’a inandık” der; fakat Allah uğrunda eziyete uğratıldığı zaman, insanların işkencesini Allah’ın azabı gibi tutar” [7]  yani: bir bela ile imtihan edildiğinde dini bırakır ve dinden döner.

9-    En bariz sıfatlarından bir tanesi yalandır. Bilakis o nifakın aslı ve esasıdır. Allah buyurdu ki: “Yalan söyledikleri için onlara acıklı bir azap vardır.” [8] o halde azap yalanın neticesinde vuku buluyor.

10- Verilen sözü yerine getirmemek.

11- Emanete hıyanet etmek.

12- Tartışma ya da anlaşmaz esnasında sövmek, fücur işlemek.

13- Allah’ı zikretmeyi unutmaya gelince; Allah buyurdu ki: “Şeytan onları etkisi altına aldı da kendilerine Allah’ı anmayı unutturdu. İşte onlar şeytanın yandaşlarıdır. İyi bilin ki şeytanın yandaşları hep kayıptadırlar”  [9] başka bir ayette: “Allah’ı da pek az anarlar” [10] ve Peygamber (s.a.v) buyurdu ki: “Kim Allah’ı zikretmeyi çoğaltmazsa o münafıktır.” [11]

14- Namazı vaktinden geciktirmeleri.

15- Namazı gagalarcasına kılmaları. Nebi (s.a.v) buyurdu ki: “İşte bu münafığın namazıdır! Oturur güneşin batışını seyreder. Güneş şeytanın iki boynuzu arasına girene kadar seyretmeyi sürdürür sonra dört kere gagalar.” [12]

16- Namazda gaflette olması ve namazı önemsememesi. Allah buyurdu ki: “O namaz kılanların vay haline! Onlar namazlarından gaflet içindedirler!” [13]  bu insanlar ne kadar da çokturlar! Mescit imamlarına bir bakın, onlar böyleyse diğer insanlar nasıl olsunlar? (!)

17- Özür bulunmaksızın cemaat namazlarından geri kalmaları. Bir hadiste: “Cemaat namazından nifakı malum olan münafıktan başkası geri kalmaz” [14] yine buyurdu ki: “Münafıklara en ağır gelen namazlar yatsı ve sabah namazlarıdır.” [15] ağırlıktan kastedilen şey ise; kalbe ağır gelmesidir. Çünkü onlar namazı sevmezler, onu önemsemezler hatta eğer kaçarsa da üzülmezler.

18- Ezan okunduktan sonra mescitten çıkmak nifaktır. Tıpkı hadiste geçtiği gibi: “Kim ezan okunduğunda herhangi bir ihtiyaç olmaksızın mescitten çıkar ve geri dönmezse o münafıktır.” [16]

19- Onlar dinde dünyevi bir fayda olduğunu öğrenirlerse gelirler, eğer imtihan ve zorluk olduğunu öğrenirlerse dini terk ederler. Onların ücret olmadan ne ezan okuduklarını, ne imamlık yaptıklarını ne de Kuran öğrettiklerini görürsün. Eğer ücret kesilirse de tüm bunları bırakırlar. Allah buyurdu ki: “Onları aydınlattıkça da ışığında yürürler, onları karanlıkta bırakınca dikilip kalırlar.” [17]  başka bir ayette: “İnsanlardan bazıları (dinin) bir tarafından Allah’a ibadet eder. Eğer ona hayır isabet ederse onunla mutmain olur. Şayet ona bir bela isabet ederse yüzü üzere döner. (mürted olur)” [18] nitekim peygamberimiz (s.a.v) buyurdu ki: “Münafığın misali iki koyun (sürüsü) arasında bir defa şuna bir defa da buna gidip gelen şaşkın ve tereddütlü koyunun benzeridir.” [19]

20- Kendilerinden başka kimseye önem vermezler. Savaşta, kıtlıkta ve şiddet halinde iken ne Müslümanlara ne alimlere ne başkalarına önem verirler. Allah buyurdu ki: Kendi canlarının kaygısına düşmüş bir gurup da, Allah’a karşı haksız yere cahiliye devrindekine benzer düşüncelere kapılıyorlar, “Bu işten bize ne!” diyorlardı” [20] o halde kim Müslümanların hallerini ve sorunlarını önemsemezse o münafıktır!

21- Sünnetle amel etmemeleri ve onu önemsememeleri. Huzeyfe (r.a)’a adamın birisi münafıklardan sorunca dedi ki: İslam’ı bilip onunla amel etmeyendir.” [21]

22- Diğer sıfatlarından bir tanesi de; cimriliktir.

23- Fuhuş ve ahlaksızlık

24- Diğer sıfatlarından bir tanesi de beza’dır. Beza fuhuşun bir benzeridir. Fuhuş ile beza arasında ki fark; Fuhuş fiilidir, beza kavlidir. Hadiste geçtiği gibi: “Cimrilik, fuhuş ve beza nifaktandır.” [22]

25- Meza’da nifak sıfatlarındandır. O da: bir insanın evinde erkekleri bırakıp onların zevceleri ve kızlarıyla oturup birerlerine bakmaktan ötürü mezi gelmesidir. Meza deyyusluktur.  Beyhaki’nin çıkarttığı hadiste: “Kıskançlık imandandır, meza ise nifaktandır, meza deyyusluktur.” [23] (el-Beyhaki: 226/1)

26- Dinden pek anlamamaları.

27- Güzel bir üslubunun olmaması. Sahih bir hadiste: “Münafıkta bir araya gelmeyen iki haslet: Ahlâkî güzellik ve dinde ince anlayış, kavrayış.”  [24]

28- Yine alametlerinden bir tanesi: onların iki yüzlü olmaları. Birilerine bir yüzle diğerlerine de başka bir yüzle giderler. Ne onlardan, ne de diğerlerindendirler. Hadiste: “Kıyamet gününde Allah katında insanların en şerlilerinin birilerine bir yüzle diğerlerine de başka bir yüzle giden iki yüzlüler olduklarını görürsün.” [25]

29- Mü’minle münafığı ayıran diğer bir farkta, yatsı ve sabah namazlarına gelmeleridir. Muvatta: Cenaiz/5 ve ibn Mace: Menasik/78 de geçtiği gibi.

30- Alametlerinden birisi de; ağlamalarının ellerinde olması. Ali (r.a)’dan buyurdu ki: “Münafık gözlerini tutar ve dilediği gibi ağlar.” [26] aynı şekilde Huzeyfe (r.a)’dan: “Mü’minin ağlaması kalpten, münafığınki ise kafasındandır.”

31- İnsanlardan olduğundan fazla bir şekilde korkmaları. “Kim insanlardan olduğundan fazla korkarsa o münafıktır.” [27]

32- Mü’minde olanın aksine onların hastalanmaları ve belalarla imtihan edilmeleri çok azdır. “Hastalıkta neymiş? Ben hiç hastalanmadım diyen adama Peygamber (s.a.v) dedi ki: Kalk git, sen bizden değilsin!” [28]

33- Hadiste: “Münafıkların alametleri vardır, onlarla bilinirler: Selamlaşmaları lanettir,

34- Yemekleri yağmadır,

35- Ganimetleri çalmaktır,

36- Mescitlere terk etmeden yaklaşmazlar,

37- Namazlarında ancak en sonlarına yetişirler,

38- Müstekbirdirler.

39- Kimseyle samimi olamazlar,

40- Kimse onlarla samimi olmaz,

41- Geceleyin odun gibidirler,

42- Gündüzde ortalığı karıştırırlar. “ [29]

43- Cihadı terk etmeleri, onu istememeleri ve onun üzerine düşmemeleri. Nitekim Nebi (s.a.v) buyurdu ki: “Kim cihad etmezse ve etmeyi aklından geçirmeden ölürse nifak şubesi üzerine ölmüş olur” [30]   bundan Allah’a sığınırız.

44- Müslüman’ın gıybetini yapmak nifaktır.

45- Nifaktan emin olmak nifaktır. Huzeyfe (r.a) adama der ki: “Eğer münafık olsaydın nifaktan korkmazdın” yani münafık ancak kendisini nifaktan emin kılar. Bazı alimler dedi ki: “Nifağa en yakın olan insanlar kendilerini nifaktan beri görenlerdir.” [31]

46- Hadiste geçtiği gibi, kadının zevcesinden boşanmasını istemek nifaktandır. [32]

47- Üç kere Cuma namazı terk etmek. Hadiste: “Kim üç cumayı zaruret olmaksızın terk ederse, silinmeyen ve değiştirilmeyen bir kitabı münafık olarak yazılır” [33]

48- Kadınların açılıp saçılması ve onlarla övülmek. [34]

49- Ensar’a buğzetmek. Hadiste: “İmanın delili Ensar’ı sevmektir, nifakın delili ise Ensar’a buğzetmektir.” [35]

50- Aynı şekilde Ali bin Ebi Talib (r.a)’a buğzetmek. “Seni Mü’minden başkası sevmez, münafıktan başkası da buğzetmez.” [36]   Ali (r.a)’ı sevmekten kasıt, şer’i ve dini olarak sevmektir. Ubudiyet sevgisi değildir. İşte bu şekilde İman ehli ile Küfür ehli olan şia birbirinden ayrılmışlardır. Çünkü onlar Ali (r.a)’a adeta tapmaktadırlar.

51- İmam Malik dedi ki: “Dinde olan tartışmaları nifağın kalıntılarıdır. İbnu’l Kasım da demiştir ki: “Bilakis o nifaktır.” [37]

Kaynaklar:
[1] Huzeyfe (r.a) Rasulullah efendimizin sırdaşı olup, peygamberimiz ona münafıkların isimlerini söylemiştir.
[2] Şikak: Haddi, hududu aşmak yada aşırıya gitmek anlamındadır.
[3] İhya-u Ulumiddin: 217 / 1
[4] İhya-u Ulumiddin: 217 / 1
[5] Nisa suresi: 108
[6] Haşr suresi: 13
[7] Ankebut suresi: 10
[8] Bakara suresi: 10
[9] Mucadele suresi: 19
[10] Nisa suresi: 142
[11] el-Terğib Cüz:2
[12] Sahih bir senetle: Cami-u et-Tirmizi 301 / 1
[13] Maun suresi
[14] Sahih bir senetle: Müslim / Suneni Ebi Davud: 150 / 1
[15] Hadisi Müslim rivayet etti.
[16] Sahih bir senetle: Sunen-u ibni Mace: 242/1 ve el-Mişkat: 97/1
[17] Bakara suresi: 20
[18] Hacc suresi: 11
[19][19] Müslim: 125/8
[20] A’li İmran suresi: 154
[21] Buhari: Fiten/2 aynı şekilde: Ahmed: 372-380/1
[22] es-Sahihe: 1139 ve 3381
[23] Hadis el-Daife de geçmektedir. 289/9 rakam: 1808 mechul bir senetle.  Lakin ibn Hibban güvenilir demiştir.
[24] Tirmizi rivayet etmiştir ve sahihe’dedir: 499/1
[25] Hadisi Buhari rivayet etti: A’dab ve’l Mufred: 160/1
[26] Kenzu’l Ummal: 169/1
[27] İbn Neccar, Kenzu’l Ummal: 169/1
[28] el-Mişkat: 140 / 1
[29] Ahmed rivayet etmiştir ve o Kenzu’l Ummal da geçiyor: 170 / 1 ve Mecmea ez-Zevaid: 107/1 ve tefsir-u es-Sabuni: 393/3 –    Yahya bin Muin hadisin ravisine güvenilir demiştir. el-dar-u kotoni bu rivayete zayıf demiştir. aynı şekilde ibni-Kesir tefsirinde Münafıkun suresinde bu rivayeti zikretmiştir.
[30] Sahih bir senetle: Sunenu Ebi Davud C3 Sayfa10
[31] İhya-u Ulumiddin: 216,217 / 1
[32] Sahihu’l Camiu 1133/2
[33] Şafii rivayet etmiştir: 121.   Hadis el-Mişkat’tadır: 116/1 ve Cami’us Sağıyr: 1058/2
[34] Beyhaki: 82/7
[35] Buhari: 7/1
[36] Muslim: 61/1
[37] Mizan 56/1


Benze Yazılar

Bir Cevap Yazın

Başa dön tuşu