Bakara Suresi Tefsiri 31. Bölüm – Nouman Ali Khan
Nouman Ali Khan’ın 2016 Ramazan ayında başlamış olduğu Bakara Suresi tefsiri 31. Ders. 31. dersten itibaren devam eden dersler podcast olarak yayınlanmıştır.
Bu derste 90. ayetin tefsiri konu ediliyor.
Bakara Suresi Tefsiri 31. Dersten bir bölüm:
Biz bugün inanç esaslarımıza karşı meydan okumaların olduğu bir çağda yaşıyoruz. İnsanlar “Niçin Allah’a inanıyorsunuz ki, neden Kuran’da anlatılan bu hikâyelere, cennete gidileceğine, meleklerin gökten ineceği gibi masallara (!) nasıl inanıyorsunuz?” gibi sorular sorabiliyorlar. İnsanlar bizi sorguluyor ve bize meydan okuyor. Bu durumda annem müslüman diye ben de müslüman oldum diyemezsiniz. Bu tür sorular sizi sarsacaktır. Pasif anlamda kendi dinleriyle mutlu olan Yahudiler gibi olamazsınız. Dinimizi bilmemiz ve dinimiz hakkında mutmain olabilmemiz gerekiyor. İnancımızla ilgili basiretimizin olması ve inancımızın iç yüzünü kavramamız lazım. Biz neden Müslümanız konusunda bir fikrimizin olması lazım. Bunun üzerinde ne kadar dursam azdır. En önemli dini eğitim bugün İslam’ın ne olduğu değil, bizim neden Müslüman olduğumuz konusudur. En önemli İslami eğitim budur. Diğer her şey kolaydır. İslami eğitimdeki sorunumuz, sadece belli şeylere odaklanmamızla ilgilidir. Mesela namazın nasıl kılınacağı, öğlen, ikindi, akşam namazı nedir, tecvit nedir, abdest nedir, helal-haram nedir gibi konular sürekli tartışılır. “Nedir?” soruları hep. Ama artık gençlerimiz “Neden?” sorusunu soruyor. Neden bunlar? Neden bütün bunları yapmam gerekiyor? diyorlar.
Yahudiler Kuran geldiğinde neden sorusunu sormamışlardı, çünkü inançları oturmuştu arayış içinde değillerdi. Ama Kuran geldi ve sebeplerini sordu ve birazcık sebepler üzerinde durmaya başlayınca inançları sarsıldı. İşin ürkütücü tarafı şu ki, bizim de bu Yahudi topluluğu ile günümüz Müslümanları olarak ortak yanlarımız var. Her ne kadar imanımız gerçekte nedenlere, yansımalara, inanca dayanıyor olsa da, inancımız sağlam bir duruşa sahip olsa da, diğer tüm inanışlara meydan okuyan özellikte ve yıkılamaz özellikte bir inancımız olsa da çoğumuzun taşıdığı İslam inancı oldukça dayanıksız ve zayıf bir yapıdadır. Ama gerçekte İslam çok güçlü bir inançtır. Ama sizin ve bizim üzerimizde taşıdığımız İslam güçlükle tutunduğumuz bir inanç haline gelmiş. Birisi onu birazcık silkelerse inancımız hemen sarsılmaya başlıyor.
“Asıl sarsılan İslam’ın kendisi değil, bizim dayanıksız İslam anlayışımız…”
Yeterince insan bu sarsıntıdan etkilenirse ne oluyor biliyor musunuz? Asıl sarsılanın İslam’ın kendisinin değil, bizim dayanıksız İslam anlayışımızın olduğunun farkına varamıyoruz. Biz bu ikisi arasındaki farkı ayırt edemiyoruz. İslam’ın bu sorulara bir cevabı olmadığını sanıyoruz. Ben Müslümanım ve bu sorulara cevabım yok o zaman İslam’ın kendisinin de bu soruları cevabı yok demek diye düşünüyoruz. Bu ayette dikkat çeken nokta ya da fark şu ki, eleştiri inançlarının bilincinde olmayan sıradan insanlara yönelik değil. Bu eleştiriler dinleri hakkında bilgi sahibi olan ve kendilerine gönderilen kitapları bilen İsrailoğullarına yapılıyor ve onlar Kuran gelince inançlarında sarsıntı yaşadılar. Kuran’ı bilen ve Kuran’ın içeriğinde hakkında görüş sahibi olan insanlar dışarıdan gelecek bu tür eleştirilerle sarsılmazlar. “O’nun ayetleri okunduğunda imanlarını arttırır” (Enfal, 2) İnsanların Allah’tan gelen Kitabı eleştirmesi onların imanını artırır. Bunlar imanı sarsılanlar ile hem benzer ve hemde çelişkili özellikler taşır. Bizim İslami anlamda bir millet olmamız gerekiyor ve bunu yapacak gücümüz var.
Bakara Suresi Tefsiri 31. Bölüm pdf:
Bakara suresine devam ettiğiniz için çok sevindim. Rabbim sıratı mustekimden ayırmasın. İnsallah sonuna kadar çevirilerininizi bekliyorum
Allah sizden razı olsun çeviri devamını görünce nasıl mutlu oldumm. Çok çok teşekkür ederim emeği geçen tüm kardeşlerime…
Pdf yüklemenizi beklemekteyiz. Rabbim çalışmalarınıza bereket versin