Bugün öbür nur hakkında bilgisi olan insanlardan bahsedeceğim. Bir içimizde olan var; bir de Allah’ın kendi katından gönderdiği. Buna “Kur’an” deniyor. “Allah’a, peygamberine ve indirdiğimiz nura iman edin.” (Teğabun/8)
Yani iki tane nur var, biri bizim içimizde olan diğeri Allah’ın kelamı. Ve bu iki nur birbiriyle bağlantılı olmak zorundadır. Çünkü içimizdeki nur azalmaya, zayıflamaya başlıyor. Yenilenmesi, tekrardan güçlenmesi gerekiyor, tıpkı bedenimiz gibi. Nasıl ki duygularımız bir nefese, beslenmeye ihtiyaç duyuyor, aynı şekilde içimizdeki bu nur, bu ruhun da beslenmeye ihtiyacı var. Gıdası Allah’ın kelamıdır.
Bu durumu en basit anlamda şu şekilde düşünebiliriz, Allah bedenimizi topraktan yarattı. Bu yüzden bedenimizin ihtiyaç duyduğu her şey yeryüzündedir. Bedenimizin bütün gereksinimlerini topraktan elde ediyoruz. Değil mi? Ve kalplerimizin insanlarla irtibat halindedir. O yüzden duygusal ihtiyaçlarımız da çoğu zaman insanlar tarafından karşılanır. Çocuklarımız anne şefkatine ihtiyaç duyar. Bir eş ilgiye, saygıya, kendisine değer verilmesine, korunmaya ihtiyaç duyar. Bunlar duygusal ihtiyaçlardır ve diğer insanlar tarafından karşılanır. Ama ruhumuz semadan geldi. Onun da kendine göre ihtiyaçları var ve bu ihtiyaçlar ancak kendi kaynağı tarafından karşılanabilir. Bu da Allah’ın kelamıdır.
Bazen şöyle bir ruh haline bürünüyor insanlar; “Uyuyamıyorum, bunalımdayım, huzursuzum, her şeyi denedim, yürümeyi, dışarı çıkmayı, bilgisayar oyunu oynamayı vs. hepsini denedim. Rahatlatabilecek her şeyi denedim, terapiler falan… Ama hala içimde zerre miktar huzur yok. İyi değilim. İçimde beni huzursuz bir şeyler var.” Nedeni şu olabilir, olmaması da mümkün; ama belki de bizler ruhumuza, içimizdeki nura zarar veriyoruzdur. Ona yanlış muamelede bulunuyoruzdur.
Onu rahatlatacak şey Allah’ın kitabıdır ve Allah’ın kitabı bizden belli bir yola girmemizi istiyor, bizler o yola tâbi olmak istemiyoruz. Bu nurun bizi çağırdığı yöne doğru gitmiyoruz. Bu yüzden içimizdeki nura karşı gelip “Hayır ben farklı bir yöne doğru gideceğim.” diyoruz.
PDF YANLIŞ
Düzeltildi.